Wednesday, June 20, 2012

İspanya'ya 2 kala......


Vallahi bir heyecan yaptık ki... İnanamıyorum....Ahşapsever dostlarımızla, 2 gün sonra,  İSPANYA'ya gidiyoruz..... Yukarıda gördüğünüz üzere, Madrid'deki özel otobüsümüzün önüne bağlayacağımız bez afişimiz bile hazır... Samsun'dan, Bursa'dan, İzmir'den, İstanbul ve Ankara'dan dostlara gidiyoruz vallahi!!!!! Herkes o kadar azimli ki... Bu arada, son 2 gün kala vizesini alan ve hemen işlemlerini tamamlayan Fulya Kement bence en azimli yolcumuz..Helal sana Fulya... Siz bekleyin dönüşte ne hikayelerimiz olacak....


Tüm olayın kahramanı Nur hanım....
Uçağımızı, otellerimizi - arkadaşlar otelde havuz varmış, mayoları almayı unutmayın...Gerçi sevgili Nalan, hiç atlamaz yarın hepinize mayo ve yağmurluk alın mesajını geçer!!- gideceğimiz atölyeyi, alışveriş hobi mağazalarımızı, gece yemeklerimizi.... hepsini kendi hazırladı...
NUR HANIM??? NASIL TEŞEKKÜR EDECEĞİZ SİZE?



Atölyede herkes resmen yaz havasında artık...Öğrencileri bile yazlık havasına sokuverdik... Bakar mısınız bizim kızlara?
 İçeride ders var...Terasta nasıl da eğleniyorlar?






Bu arada içerinin hali.... 


Hmmmm...Şimdi anlaşıldı..Sevgili Gülistan, Asuman'ın yaşgünü dolayısı ile, enfes tartını getirmiş.... Tadı damağımızda kaldı Gülistan...İspanya dönüşü bir daha alırız değil mi?





Önce kibar kibar tabaklara dağıtıldı...


Sonra tabaklar sıkıca sıyrılmaya başlandı...
En nihayet, en kıtır artıkları, son kalan kırıntıları yakalayabildim.

Ellerine sağlık Gülistan....
Ama o gün........ Hani meşhur öğle yemeklerimiz var ya......İşte o gün öğle yemeğimiz de çok güzeldi..Çünkü BEN atölyede, beşamelli sebze graten yapmıştım!!! 
Her öğlen, salatalar her zaman MADE BY FÜSUN.....


Bizi biraz takip ediyorsanız...Artık bilirsiniz...
Hergünkü, geleneksel öğle yemeklerimiz herkese açık...
Soframıza, ne kadar kalabalık oturursak, o kadar bereketi olacağına inandık ve öyle de devam ediyor... 
Allaha çok şükürler olsun ki...Hergün 3-4 çeşit yemeğimiz ile hep masamız dolu... Sofra duasında da dediğimiz gibi...
Artsın, Eksilmesin,
Taşsın, Dükülmesin...




Ama bu insanı gülümseten resmi araya bir yere  sıkıştırmalıyım... 
Başrolde artizzz Can ve utangaç bir şekilde uykuya dalmak isteyen Füsun... Hele Seden'e ne demeli... Ha ha ha.....Ben bol bol kahkaha attım da bu resimde ..



Yok yok, bizim öğrenciler de pek bir komikler, sıcaklarla birlikte... Bakar mısınız, kocaaaa elyafı almış Ayşegül omuzuna, dersin ortasında... Füsun'da azıcık ucundan kesiveriyor!!! Ayşegül senin masa başında boya yapıyor olman lazım...


Oooo Ayşegül hanım...Yok, yok siz belli ki sıkılmışınız dersten...Bak ben ne kadar keyifle, " Bak Ayşegülcüm, işte böyle, ince fırçayla aralara girerek ince ince boyayacaksın" diye özenle anlatıyorum...Sen ise " Offf, ince ince boya, boya, nereye kadar, kapanmıyor işte, bitse de gitsem.." der gibisin...Ayyy seni seviyorum Ayşegül... Bugün türk kahvesi içerken beni gülmekten yatırdın ya yerlere....Allah da hep güldürsün seni İnşallah.....




Tabi okullar kapanınca...Anneler de her koşulda kursa gelmek isteyince.....
Sık sık böyle tatlı kareler fotoğraflıyoruz.Atölyemiz böyle tatlı miniklerle doluyor... Anneler boya yaparken, onlar filmleri ile pek bir mutlular...


Atölyeden bir Nagehan geçti... Hani Bursa şubemiz... Laf aramızda, bizim meşhur öğle yemeğine bir mercimekli köfte yaptı ki.... Offf yeme de yanında yat...
10 gündür Ankara'da eğitimdeydi... İspanya'ya gidiyoruz ya..O da evine dönüp, oğluyla hasret giderecek..Sonra temmuz'da hemen yine buluşacağız... Çok özleyeceğiz seniiiii, Nagehan...




Hele bizim diğer haftalık, hızlı kursçular.... Çok çok çok şeker Gamze ve Melike....Ama böyle birer hafta hergün sabahtan akşama beraber olup sonra da bizleri terk edince çok bi fena oluyor... Çabucak işleriniz halledip yine gelin atölyeye olur mu?




Öğrenciler yaz dolayısı ile çok azaldı ama.....
Siparişlerle nasıl başedeceğiz bilmem...
Buketcim??....
Ayda en az 100 ürün...Hatırlatayım dedim...Çok bir feci.... Nasıl tatil yapacağız kızlar?
Bu saat ne zaman bitecekkkk?
Add caption

Fethiye ebru'nun panolarını nasıl yetiştireceğiz? Daha  hala taslak halinde!!!



Çabuk dönün tatillerinizden... Bir oda dolusu galvaniz var boyanması gereken...Sherwood ve yaz beklemez vallahi...




Bak şimdi.... Bizim atom karınca, dokunmatik ekranı görünce...Oyuna hem de iki parmak..Kaptırmış kendini.....Olsun o atom karıncamız...Oyunda oynar, ders de verir, 15 parça panoyu da iki arada bir derede bitiriverir....
 


Sema hanım....Bütün bu karışıklık içinde sizi çok bir sakin sakin çalışır görüyorum, her zaman ki "cool" hali canım Semacığımın....
 



Ayyyy mavi boncuk Füsun hanım...Çabucak gidip gelin Bodrum'a...Yoksa çok özleriz biz sizi..Aaaa biz gelecektik değil mi size? Beyaz havlularım hazır değil mi? Ehhh o zaman ağustosta görüşürüz...





Bekle bizi Madrid atölyeleri...Ece Aymer Craft House geliyor...
Ehhh artık İspanya dönüşü görüşürüz bilahare....




ATÖLYEMİ ÇOK SEVİYORUUUUMMMMM...













Sunday, June 10, 2012

Sakin bir pazar gününün ardından...


Dün Sedenle birlikte Zamane Kahvesi'nde beş çayındaydık...Ankara'lı blogçularla çok hoş, samimi bir buluşmadaydık.. Çoğunluğu gençler oluşturuyordu ve gurur duydum hepsiyle..Fotoğrafçısı, yemekçisi, modacısı...Kendilerini öyle güzel anlattılar ki, bir daha anlatsalar bir daha dinlerdim herhalde...

Bu güzel organizasyon için, zarif evsahibemiz Zeynep'e bir kere daha kocaman teşekkürler...



Benim bu sene çok tatlı bir öğrencim oldu... 
Sevgili Gülay Torun hanım...
Gerçi bütün öğrencilerimiz çok özel ...
Keşke hepsini tek tek sizlerle tanıştırabilsem...

Gülay hanım, Şubat ayında bir gün kapıdan tüm eşyaları ile girdi.. Önceleri biraz zor karar veren biri gibi gözüktü gözüme ama bu gibi şeyler beni daha da işime teşvik ettiği için birlikte çok güzel eserler çıkarmaya başladık...Günler geçtikçe Gülay hanım gözümde sadece bir öğrenci olmaktan çıktı... O kadar dolu, derin, bilgili, anlayışlı, ince esprili, negatiften hemen uzaklaşan, dert paylaşan, siz hangi yaştaysanız ona göre davranan, yaratıcı, çok akıllı, çok arkadaş bir anne, maviye düşkün, çok güzel bir hanım...

İşte böyle...Sizden birkaç ürünü koymadan evvel,  içimden size biraz iltifatlar yağdırasım geldi Gülay hanımcığım...

Diğer tüm öğrencilerim gibi iyi ki varsınız canım Gülay hanımım....





Bu hafta atölyemizin çok önemli bir misafiri vardı... Yandaki hediyelik eşyacının kangal kırması köpeği Paşa... Nasılsa balkondan kaçmış ve ben onu caddenin ortasında buldum...Eeee sahipleri dükkanı kapatıp gitmiş, kimse yok, mecburen atölyeye kapattım..Ertesi sabah, geldiğimizde bizim atölye tam filmlikti...Soğanları, sarımsakları bulmuş, onları bir güzel ortalığa dağıtmış, mutfak örtülerini çekmiş, herbirşeyler yerlerde, palto asacağımızı devirmiş, düşmüş, kırılmış... Hemen tabi Seden'le Nalan'la giriştik temizliğe... Öğrenciler gelmeye başlayınca bir baktık ki, Paşa onlarla pek bir mutlu.. Anlayacağınız Paşa'nın ikinci bir adresi oluverdik...








Çok sevgili öğrencilerimin eserlerinden bazıları eşliğinde çooook huzurlu bir hafta diliyorum....











Saturday, June 9, 2012

Bir haftasonu daha...


Sevgili Arkadaşlarım,
Sizlere öğrencim Halime hanımın yaptığı sevimli mi sevimli raf ile merhaba demek istedim...

  Nasılsınız, umarım herkesin her işi yolundadır..

Siz sevgili takipçilerim...
Konuştuğumuzda hep yakınmalarınız şöyle oluyor... "Ece hanım, hergün sabah blogunuzu açıyorum, yeni bir şey görmeyince de çok hayal kırıklığı yaşıyorum" Çok haklısınız..Her sabah birşeyler eklemek üzere planlar yapıyorum ama gün sonunda,  değil bloga yazı yazmak, bilgisayarı açmaya bile bazen halim kalmayabiliyor...

Bu aralar bir de yeni oyuncağıma bir sardırdım ki...Biliyorsunuz yeni bir blogum var.

eceinwonderland.tumblr.com ...

Bilgisayarda oyun müptelaları gibi, eve gelirgelmez hemen "tumblr" dünyasında gezinmeye başlıyorum ve inanın saati,mekanı unutuveriyorum...Resimlerin hepsi birbirinden güzel... Bu güzellikleri nasıl değerlendirelim derken geceyarısı oluveriyor... Unutmayın oraya kullanabileceğiniz resimleri de yüklemeye çalışıyorum...

Bir yandan İspanya gezisinin son hazırlıkları,
bir yandan yaz dolayısı ile azalsa bile devam eden dersler,
bir yandan çok yoğun olan siparişler,
atölyede tadilat,
Kosgeb ve diğer ciddi projeler,
franchisingler,
başka şehirlerden hızlı eğitime gelen çok sevgili öğrencilerimiz,
öğrencilerimizin ciddi fikirlerini değerlendirmek için özel akşam yemekleri!!! ( çok ciddi şeyler konuşuluyor bir bilseniz),
komşu mağazaların kaçan köpeklerini yakalayıp atölyemizde gecelik konaklama hizmetleri,

...Daha neler neler...Amma çok şey yapılıyormuş gerçekten...

Biliyorsunuz, blogu ilk kurma hedefim, ahşap boyamanın istenirse, doğru malzemelerle çok güzel, kaliteli, asil, evimize uygun da yapılabileceği idi... Bunun için geçen zaman içinde , her yaptığımı, nasıl yapıldıklarını en ince detayına kadar sizlerle paylaştım, gece yarılarına kadar resimler araştırdım, Türkiye'de henüz hiç bilinmeyen,  ahşap boyama sektöründe yepyeni teknikleri hergün kullanılır hale getirdim... Şimdi nereye baksam kendimce gurur duyuyorum, yüzüme gülümseme yayılıyor, herkes öyle güzel yapıyor ki, öyle zevkli boyuyor ki, sağolsunlar özellikle facebooktan benimle de paylaşıyorlar... Eskiden beri boyayanlar ya da daha yeni yeni bu işe gönül verenler benim için aynılar, ayırt etmeksizin herkesin yaptığını çok beğeniyorum ve ne yalan söyleyeyim, koltuklarım kabarıyor... Bilmenizi isterim Ece Aymer Craft House ailesi olarak aklınıza takılan herşey için rahatlıkla bizleri arayıp bilgi alabilirsiniz...
Çayyolu için 0312241 9688
Çankaya için 0312495 4043

Atölyenin hali hiç düzelmeyecek galiba...O kadar çok ürün geliyor ve gidiyor ki, anlayacağınız hep aşağıdaki vaziyetteyiz....


Atölyedeki tüm çalışan arkadaşlarım bıkmadan yorulmadan her geleni karşılıyor, her soruya cevap veriyor, işlerini güçlerini bırakıp deli gibi fotokopi çekiyorlar, yüzlerinden gülücük eksik olmuyor, kalp dağıtmaya devam ediyorlar...

Arada çılgınlıklara tabi ki devam...
Aaaa Ayşen kirazları kulaklarına takmış!! Bu arada kirazlar da Türkan hanımın bahçesinden taze taze geliverdi!!

Bu 3'lünün- Sema, Füsun ve Seden- ben zaten hızına, enerjisine, neşesine yetişemiyorum artık.... Yine ne yapöışlar kimbilir??


Gerçekten bu MDF ürün işine üzüleyim mi, güleyim mi bilemedim...Daha evvel hiç bilmediğim atölyelerden bile benim yıllar, yıllar evvel çizdiğim MDF tasarımlarım karşıma çıkıyor, hele ki beni tanımıyorsa özel tasarım diye bir de bana objesini anlatıyor ve işin daha da komiği benim atölyemde satılandan çok daha pahalıya satılıyor... Neyse burası Türkiye deyip geçiyoruz...Bakalım nereye varacak bu işin sonu? Hep söylediğim gibi ben de bu beyin ve yaratıcılık aşkı olduktan sonra, daha yüzlerce fikir var kafamda... Hiç olmazsa, ustaların aralarında gönlümü alanlar da var...Daha evvel hiç tanışmadığım bir ustanın atölyesine inipte kendi objelerimi görüpte ağzım açık kalınca... "Ahh demek meşhur Ece hanım sizsiniz... Allah size sağlık versin, ne olur siz daha çok çizmeye devam edin...biraz daha ürün yaratın, sayenizde bu piyasa canlandı, hepimiz eve ekmek götürüyoruz, Allah razı olsun sizden.." Yani....Vallahi.....güleyim mi, ağlayayım mı bu durumlara..

Gelelim havadislere....
Bugün Seden yani nam-ı diğer, tarchıntasarım ve Dolunay'la, yani nam-ı diğer ahousefulofhappiness sevgili Zeynep'in (zeynepinevi.com) daveti üzerine tüm Ankara'lı blogçu arkadaşlarla Zamane Kahvesi'nde beş çayına gidiyoruz... Çok çok hoş geçeceğine eminim..

Bugünün 2.etkinliği ise Çankaya Ece Aymer Craft House ailesi Bilkent'te piknikteler... Orada cici eserlerini hem satışa sunacaklar hem de yeni dönem için bol bol broşür dağıtıp, tanıtım yapacaklar...


Biliyorum sabırsızlıkla bu hafta atölyede yapılanları bekliyorsunuz..O halde buyrun resimlere...
Ama aşağıdaki örnekten bahsetmeden geçemeyeceğim. Hani kız bebek elbiselerinden kapı süsü yapıyoruz ya...




Şimdi siz bir de erkek odası kapı süsümüzü görün.....
 Tam yemelik oldu... Hepimiz bir sevdik bir sevdik ki...

Bir de benim meşhur muskalar var... Çeşitlenerek, artarak gidiyor..Haydi hayırlısı...






Eski kahverengi zigon ne hale geldi bakar mısınız? Ellerinize sağlık Selma hanımcım...



















Merih hanımcığımın güzel pembe dikiş kutusu eşliğinde sizleri kocaman öpüyorum...