Sunday, August 4, 2013

Zekeriyaköy Ece Aymer Craft House Ve zarif Seda'mız....

Selammm...

En nihayet, tatil için 3-4 günlüğüne İstanbul'dayım....
En sevgili arkadaşımla....Oğlumla....
Her geldiğimizde, babamın boş duran, Kadıköy'deki evinde kalıyoruz.. Küçük bir ev ama tüm ailenin fertleri İstanbul'a geldikçe otel gibi orayı kullanıyoruz. Sağolsun babacığım...Her yere yakın, zaten Mühürdar caddesi herşeye yetiyor...Ama bu sefer istedim ki, kaldığımız yer değişik olsun. Can'la tatil yapmış olalım... Tabi ki işler de var beni bekleyen!!!
İstedim ki, İstiklal caddesine yakın olsun.. Ne zaman istersek inip gezinelim, kitapçılara gidip saatlerce çıkmayalım, sokakta sosisli yiyelim, müzik dinleyelim..
İnternetten, www.booking.com dan araştırırken bir otel buldum.. Triada Otel... Bu kadar mı güzel olabilir?.. Odamızın resmini koyayım..Ne demek istediğimi anlayacaksınız..
Odamızın içinde jakuzi var!!! Daha kapıdan girdik...Mayolarımızı giydik ve Can'la kendimizi içinde bulduk... Karşımızda da televizyon... Tabi bir de kahve yapıldı, jakuzinin içinde kahve bir daha nerede içebilirim ki?... Minicik bir otel burası!!! Fiyatını da söyleyeyim size... ..
2 kişi günlük kahvaltı dahil 150 lira...
Tatil için, tesadüfen, mükemmel bir seçim oldu...

Pazartesi soluğu Seda'nın yanında alacağım..
Seda İstanbul Ece Aymer Craft House Zekeriyaköy'ün sahibi...
Nasıl şeker bir insan... Zaten işten ziyade, biliyorsunuz kişilikler benim için en önemlisi...Seda'nın henüz çözemediğim çok naif ve kendine özgü bir zevk tarzı var...Hayranım evine, giyimine,sakinliğine, herkese sabrına, bana saygısına ve nazikliğine...
Eminim harika keşiflerde de bulunacak çok kısa zamanda...
Zekeriyaköy atölye, bana göre çok farklılıklar yaratacak..
Zaten şimdiden müşterileri pek bir ünlü... Ehhh çoğu sanatçı Zekeriyaköy'de oturuyor ya... Seda'nın yaptıklarını gördükçe bayılıyorlar, hayran kalıyorlar.. Yakında dergilerde, sanatçılarla Seda'yı görürsek şaşırmayalım!!

Henüz 2-3 ay olmasına rağmen- ve maalesef ölü sezona denk gelmesine rağmen- Seda'nın yaptığı güzelliklerden bazıları...







Asıl benim favorim aşağıdaki "Cook" yazısı.....


Bu arada, fotoğraf çekimlerindeki dekora, renklerin hoşluğuna, tasarımın güzelliğine bakar mısınız? Diyorum ya...Yeni bir cevher keşfettim diye...





Yolun açık olsun Seda'cığım...Daha çoook şeyler yapacağız birlikte... Pazartesi görüşmek üzere....

10 comments:

  1. Sevgili Ece,

    Her nedense sana güzel objelerin sıcacık yazıların olduğu postları yakıştırdığımızdan mı nedendir, biraz hüzünlü ve de cumartesi günkü yazının son paragrafındaki cümleciğinden dolayı kendi adıma üzüldüm. Üzüldüğüm ikinci konu ise Nefiseye ve de Fidoşa cevap yazmışsın da acaba bana neden bir şey yok. Gözümüz yok ama neden olsun. Görüyorsun tatilde bile rahatlık vermiyoruz. Gönlünce gez ve dinlen. Ancak, dönüşün muhteşem olsun. Kucak dolusu sevgiler.

    ReplyDelete
    Replies
    1. Ahhh ben sana yazmayayım da, kimlere cevap yazayım... Hani bazı çocukların gizli, görünmeyen kahramanları vardır ya...Kimseler yokken, hep onunladır, herşeyini onunla paylaşır ama onun dışında kimse onu göremez, hissedemez, önemini onun kadar anlayamaz.. İşte sen benim kendimle başbaşa kaldığımıdaki kahramanımsın.. Bazen gerçekten böyle biri hala var mı dediğim oluyor..Defalarca seni atölyeye davet ediyorum ama gelmiyorsun, ben sana geleyim? Her zaman, her şey için, bütün o güzel mailler, enerji veren, yaşam sevinci veren her sözcüğün için binlerce kez teşekkürler..

      Delete
  2. Hepsi çok vüzelmiş. Seda hanımın zevki dediğiniz kadar varmış gerçekten. İnşallah çok güzel şeyler başarır ve bizimle de paylaşırsınız. Gözlerimiz bayram eder böylece :)

    Kitabınız çıkacakmış, belli mi zamanı acaba?

    ReplyDelete
  3. Very cute! I like the cookies!

    ReplyDelete
  4. Sevgili Ece,

    Güzel sözcüklerin için çok teşekkür ederim. Yazdıklarım seni bir yakınım gibi gördüğüm içindir. Can Dündar'ın bir yazısından alıntıyı gönderiyorum;

    Zamanla anlıyor insan: 3-4 güne sıkışmış bir tatilden öte bir şey bayram...
    Hayata rasgele serpiştirilmiş ilahi ikramlar, kıymet bilen kullara her daim bayram yaşatır.
    ***
    Nefes almak bayramdır mesela; günün birinde soluksuz kalınca anlar insan...
    Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karanlık öğretir; sevmeninkini yalnızlık...
    Sızlamayan her organ, hele de burun direği bayramdır.
    Bayramdır, elden ayaktan düşmemek, zihinden önce bedeni kaybetmemek, kurda kuşa yem olmayıp "Çok şükür bugünü de gördük" diyebilmek...
    Sevdiklerinle geçen her gün bayramdır.
    Küsken barışmak, ayrıyken kavuşmak, suskunken konuşmak bayramdır.
    ***
    Bir sürpriz paketinden çıkan hediye, tatlı bir şekerlemede üstüne serilen battaniye, saçlarını müşfik bir sevgiyle okşayan anne bayramdır.
    "Ona güvenmiştim, yanılmamışım" sözü bayramdır.
    Hiç aldatmamış, aldanmamış olmak bayram...
    ***
    Yeni bir sözcük öğrenmek, bir tünelin sonuna gelmek, müzmin bir işin kapısını çarpıp uzun bir yola çıkıvermek bayramdır.
    Zorluklara tek başına göğüs gerebilmek, gereğinde haksızlığın üstüne yalın kılıç yürüyebilmek bayramdır.

    Yazının içeriğindeki tüm Bayramlar seninle olsun derken Bayramını kutlar, Ailenle ve Ece Aymer Ailesi ile birlikte nice bayramlara erişmeni dilerim.Sevgilerimle.

    ReplyDelete
  5. Seda hanima hayirli olsun diyorum.harika isler cikarip beni catir catir catlatacaginiza eminim...

    ReplyDelete
  6. Ne hoş tasarımla.sizin ve Seda Hanım'ın İstanbul'da yolunuz açık olsun.

    ReplyDelete
  7. Merhaba Katilmayi cok isterdim.Haberim olmadi.Ankara 2 gunluk hizlandirilmis hafta sonu kursuna katildim.Fusun ve Nalan harikaydiniz.En kisa zamanda gorusmek umidiyle.
    Sevgilerimle.
    Aynur turgut

    ReplyDelete
  8. Keske haberim olsaydi.MUtlaka gelirdim.
    Sevgilerimle.

    ReplyDelete
  9. Ece'cim .......
    bana cevap geldi diye kıskanılmak çok hoşmuş :)
    ama aynı duygulara ben de kapılıyorum eğer senden bana cevap gelmezse.....
    tekrar başarılar diliyorum yeni şubene ve sana...
    çokkkk öptüm

    ReplyDelete